ZILGIT VE YAH!
‘Zılgıt’ ve ‘Yah’ eski Şaman geleneğinden gelen bir davranış biçimidir. Kökeni Türklere dayanır. Eski Türklerde kutsal sayılan ve Şaman ayinlerinin ayrılmaz bir parçasıdır.
Tarihi binlerce yıl öncesine dayanan zılgıt, ölüyü gömme töreninin (yuğ töreni) yapılması esnasında kötü ruhları ürkütmek, kaçırmak, ölünün bedeninden uzak tutmak için kullanılmıştır.
Tarihsel kayıtlarda (M.Ö. 2000–1500) Amazon kadınlarının savaş esnasında zılgıt kullanıldığı tespit edilmiştir.
Eski Türk toplumlarında, bir savaşçı öldüğünde kabilenin savaşçıları cenaze başında ağlamaz, ağlayamaz. Ancak, acılarını nesnelleştirmek adına gözlerinin altını ya da yanını bıçakla çizerek kanamasını sağlar. Bu da ‘kan ağlama’ olarak tabir edilir. Bu ritüel, ölen savaşçının intikamını almak için ant içmek anlamına da gelir. Kan ağlama esnasında kadınların zılgıt sesleri, cenaze merasiminde duyulan acının şiddetinin ifadesidir.
Zılgıt; Anadolu coğrafyasında doğumdan ölüme hayatın hemen hemen her safhasında birtakım duyguların açığa vurulması, içinde bulunduğu ruh halini ifade etme şekli olarak karşımıza çıkmaktadır. Bazı yörelerde evlenme çağındaki genç kızların vefatı durumunda tabutun üzerine gelinlik örtülür, bekâr genç delikanlı ölümlerinde yaşanılan acının ifadesi olarak zılgıt basılır. Arap topluluklarında savaşta saldırı anında da zılgıt çekildiği görülür.
Yah basmak, aslında nara atmaktır. Korkmadığını dile getirmektir. Bireysel ve grup olarak güç göstergesidir. Zılgıt ve yah’ın çıkışında özellikle meydan okumak, korkutmak, uzaklaştırmak esastır. Bugün ise ‘yah basmak’; meydan okumak değil, sevinçli bir durumun ilan, coşkulu ruh halinin dışa yansıması, birlikte eğlenmenin ayrılmaz bir parçası gibidir.
Zamanımızda Gaziantep yöresinde düğün, nişan, sünnet, kına, çeyiz ve gelin karşılama gibi geleneksel törenlerde, asker gönderme gibi anlarda erkeklerin grup halinde ‘yah’ bastığı, bayanların ‘zılgıt’ çektiği sıkça görülür.
Gaziantep’te ‘yah ve zılgıt’ düğün gibi merasimlerde, özellikle davul ve zurnanın enstrüman olarak kullanıldığı, halayların çekildiği, heyecanın doruğa ulaştığı anlarda erkekler tarafından çekilen ‘yah’ın ardından, kadınlardan topluca zılgıtın gelmesi birbirini tamamlayan unsurlardır.
Gaziantep’te erkeklerin narası olan ‘yah basmak’ sadece Gaziantep yöresine özgü bir tavırdır. ‘yah; yah’ kelimesinin iki kısa, bir uzun ve bir kısa şeklinde yüksek sesle ‘yah’ demeleri ile oluşur, Gaziantep’te zılgıtın ardından ‘yah’ basılırken bunun yanında MAŞALLAH!… ABOVVV!… ALLAH BAŞACA SEVİNDİRE!… gibi yeni bir takım kalıplaşmış eklemeler yapılarak daha ilginç, daha renkli ve daha anlamalı kılınmaya çalışılmaktadır.
Gaziantep düğünleri ‘yah’sız’, ‘zılgıt’sız olmaz. Yah ve zılgıt, yaşanan sevinçli anın doruk noktasında olunduğunu herkese ilanın yanında mutluluğun da ifadesidir.
Yorum Yap